42,5194$% 0.04
49,5798€% -0.04
56,8090£% 0.05
5.785,70%0,58
9.489,00%-0,17
10.976,22%0,53
3863871฿%-1.88505
02:00
14 Mayıs 2025 Çarşamba
Ereğlispor’umuz Bölgesel Amatör Lig (BAL) play-off maçlarında önemli bir eşiği daha geçti. İlk maçta Manavgat Belediyespor’u 1-0 mağlup ederek çeyrek finale yükselen temsilcimiz, 3’üncü lig hayaline adım adım ilerliyor. Ancak sahadaki bu azim ve kararlılığın, şehrin geneline ne yazık ki yansımadığını üzülerek görüyoruz.
Yeni rakip Çankırı FK. Rakibe baktığımızda sadece bir futbol takımı görmüyoruz, arkasında valisinden belediye başkanına, milletvekilinden esnaf odalarına kadar kenetlenmiş bir şehir görüyoruz. Çankırı, profesyonel lig yolculuğuna yalnızca 11 futbolcuyla değil tüm şehir dinamikleriyle çıkıyor. Peki ya Ereğli?
Ereğlispor’umuzda sahada mücadele eden bir takım var ancak şampiyonluk hayaline inanan birkaç yüz taraftar ve gönüllü dışında şehirde bir sessizlik hâkim. Sanki Ereğlispor, bu şehrin takımı değilmiş gibi. Sanki bu takım 3’üncü Lig’e çıkarsa Ereğli kazanmayacakmış gibi. İşte bu noktada sorulması gereken çok net bir soru var:
Ereğli’nin yöneticileri, siyasileri, iş insanları ve kanaat önderleri bu başarıya neden sırtını dönüyor?
Yıllardır bu şehirde seçim zamanı geldiğinde, ‘Ereğli’ye profesyonel ligde takım şart’ diyen siyasetçiler şimdi nerede? Seçim meydanlarında Ereğlispor’un formasını giyenler, sosyal medyada ‘Ereğli gençliğine destek’ diyenler neden bu takımın maçlarında yok?
Sadece siyasetçiler mi? Oda başkanları, iş insanları, STK’lar, sivil inisiyatifler… Hepsi sus pus. Sanki Ereğlispor’un başarısı onları ilgilendirmiyor. Oysa bir futbol takımının 3’üncü Lig’e yükselmesi sadece sportif bir başarı değildir. Bu şehrin tanıtımıdır, gençlerin motivasyonudur, esnafın hareketlenmesidir kısacası toplumsal bir moral kaynağıdır.
Ve unutulmamalıdır ki bu başarı tam 27 yıl sonra gelen bir fırsattır. Belki bir daha bu kadar yaklaşamayacağız belki bu umut bir neslin son hayali olacak. Bu yüzden bu an sadece bir futbol maçı değil tarihi bir dönüm noktasıdır. Böyle bir başarıyı sahiplenmeyen bir şehir, kendi geleceğine sırtını dönmüş olur.
21, 23 ve 25 Mayıs tarihlerinde oynanacak play-off maçları sadece futbol müsabakası değil aynı zamanda bir irade sınavıdır. Ereğli’nin bu sınavda sınıfta kalmaması için hâlâ geç değil. Şehir olarak bu mücadeleye omuz verelim. En azından çocuklarımıza ve gençlerimize, ‘Sizin hayalleriniz için biz de vardık’ diyebilelim.
Aksi halde tarih bu sessizliği not edecek.
Son olarak şu şekilde sözlerimi sonlandırmak istiyorum;
ŞAMPİYONLUĞA İNANAN BİR TAKIM, ŞAMPİYONLUĞA SESSİZ KALAN BİR ŞEHİR..!